|
|
Osmanlı Çorbaları |
 |
tigin
Aşçı

Kayıt: 28.11.2016
Mesajlar: 16 Şehir: Manisa |
Kısa URL: https://ml.md/lc121544
Gönderme Tarihi: 07.Arl.2016
1,731 defa indirildi / yazdırıldı
|
THY Skylife
Birçok yabancı yazar ve diplomat, Osmanlı'da halk ve saray sofralarında önemli bir yeri olan çorbaların çeşitliliğini ve lezzetini günlüklerinde anlatır. XV. yüzyılda saray mutfağında 40'tan fazla çorba çeşidi vardı.
Bütün giderleri devlet tarafından karşılanan daimi ordu için çorba simgesel bir değer kazanmıştı. Yeniçerilerin çorbayı içmeyip kazan kaldırmaları, başkaldırdıklarının işaretiydi. Aynı Yeniçeriler için çorba kazanını savaş meydanında düşmana kaptırmak da büyük bir utanç sebebiydi.
Ünlü seyyah Evliya Çelebi, seyahatnamesinde çorbaya sıklıkla yer verir. Buğday çorbası, tıpkı buğday gibi sembolik değer taşıyan bir yiyecek olarak Seyahatname'nin çeşitli yerlerinde geçer. Evliya Çelebi şöyle der: "İlk sıcak yemeği yiyen Hz. Adem'dir." Yediği yemek de Aşı Baba diye adlandırılan buğday çorbasıdır.
Evliya Çelebi'ye göre Osmanlı tekkelerinin, imarethanelerinin ve kervansaraylarının tek ortak yiyeceği buğday çorbasıdır. İmarethaneler buğday çorbasını "şerefli günler" diye bilinen tüm kutsal geceler, bayramlar ve cuma günleri haricinde pişirir, şerefli günlerde ise buğday yerine pirinç çorbası yaparmış.
Evliya Çelebi, İstanbul'daki işkembeci dükkânları ve burada baharatlarla tatlandırılan sakatat çorbasına da dikkat çeker. Kelle paça çorbasına "Taam-ı Atîk" diyerek kadim bir yemek olduğunu belirtir ve bu çorbanın Hz. Peygamber'e (s.a.v.) sunulan bir yemek olduğundan da bahseder.
Günümüzdeki çorbacılar da Osmanlı dönemindeki çorbacıların geleneğini devam ettiriyorlar.

|
Osmanlı'da Çorba |
 |
behice hanım
Şef Aşçıbaşı

Kayıt: 04.02.2020
Mesajlar: 35 Şehir: Adana |
Kısa URL: https://ml.md/lc148350
Gönderme Tarihi: 06.Şub.2020
375 defa indirildi / yazdırıldı
|
THY Skylife
Orta Asya'dan Anadolu'ya göçen Türkler, geleneksel yemek kültürlerinin en önemli öğesi olan çorbadan hiçbir zaman vazgeçmemişler ve Anadolu'da buldukları birçok bakliyat ve sebzelerle de mutfaklarındaki çorba çeşitliliğini zenginleştirmişlerdir.
Çorba, Osmanlı mutfak kültüründe de her zaman önemli bir yere sahiptir. Osmanlı İmparatorluğu, kuruluş döneminden son döneme kadar ihtiyaç sahibi olan herkes için din, dil, ırk ayırt etmeksizin imarethaneler ve vakıflar aracılığıyla her gün iki öğün çorba dağıtmıştır.
Osmanlı mutfağında çorbalar genellikle tavuk veya et suyu ile yapılır, besleyici olsun ve tok tutsun diye de bolca bakliyat kullanılırdı. Çorbanın ekşi olması günümüzde olduğu gibi o dönemlerde de çok sevilirdi. Limon suyu, koruk ekşisi, erik suyu ve sirke çorbalara mutlaka ilave edilirdi. Ayrıca; safran, darülfülfül, kişniş, kimyon ve son dönemlerde, tarçın, maydanoz ve nane gibi baharatlar da çorbalarda bolca kullanılırdı.
Evliya Çelebi, seyahatnamesinde geleneksel yemek yapan aşçı dükkanlarında çorba da yapıldığını ve bu dükkânların sayısının beş yüz elli beş olduğunu ve bu dükkânlardaki aşçıların sayısının iki bin olduğunu belirtmiştir. Günümüzde, sadece çorba satan lokantaların hâricinde, geleneksel yemek yapan esnaf lokantaları da çorba satmaya devam etmektedir.
Fotoğraf "Somuncu" tarafından gönderildi. 15.03.2023
|
|
Osmanlıda Çorbalar Tarifleri Diğer Konular
|
|