Kayseri Yemekleri
Anadolujet Magazin
Erciyes Dağı eteklerinde kurulmuş bir şehirdir. cümlesi Kayseriyi anlatmaya yetmez. Tarih boyunca yolların, kültürlerin, inançların, imparatorlukların ve ticaretin odak noktasıdır. Kentin tarihi Hititlerle başlar. Bu dönemde de, Asur döneminde de ticaret yollarının kesişme yeridir. Malazgirt Savaşından sonraysa Türk-İslam kültürü kentin ana rengi olmuştur.
Kayseri, lezzet avcılarının da gözdesidir. Kendine has lezzetleriyle, Anadolunun yemek başkentlerinden biri olarak anılmıştır daima. Kente dönüş günleri gelip çatmadan, yazın son demlerinde bağlarda büyük ocaklarda salçalar, pekmezler hazırlanır. Bağ kütüklerinin budanmasının ardından gilamada denen bağ çubuklarıyla yakılan ocaklarda yağlamalar yapılır, mantılar açılır. Bağlardan toplanan asma yaprakları incecik tülbent gibi hâliyle sarmaları yumuşacık sarar. Kayserili kadınlar toplanıp el birliğiyle kışlık erişte ve çorbalıklarını hazırlar. Bir düğün havasında geçer bu erişte günleri. Karpuzatan semtinde ise kışa yakın günlerde, pastırma yazında havalandırılan sucuklar ve pastırmalar Erciyes Dağının rüzgârını içine çeke çeke lezzetlenir.
Alametifarikası her ne kadar sucuk-pastırma ikilisi olsa da kent aslında bütün lezzetleriyle gurmelerin baş tacı, vazgeçilmezidir.