Balkan Mutfağı
Anadolujet Magazin
Balkanlarda Osmanlı dönemi yaklaşık 500 yıl sürdü. Bu yüzden de bölgede göreceğiniz her yapıda Osmanlı’nın izlerini bulmak mümkün. Osmanlı’nın bölgeye katkıları elbette mimari eserlerle sınırlı değil. Mesela Türk yemek kültürüne ait birçok unsur bugün Balkanlar’da gelenek halinde yaşıyor. Bu çerçevede pide, börek, kebap, dolma, somun, gevrek, sarma, helva, boza, salep, kahve, şerbet, kadayıf, baklava, fincan, bardak, tas, cezve gibi sayısız kavram Balkan kültürüne geçti. Bu yüzden olsa gerek yemeklerin adları da, tatları da neredeyse aynıdır. Ufak tefek farklılıklar bile hissedilemeyecek durumda. Şiş kebaba Yunanistan ‘suvlaki’ der. ‘Musaka’nın kökeni bildiğimiz patlıcan musakkasıdır, ama Yunanlar buna rendelenmiş peynir ve başka birçok nesne katarak ‘bilmediğimiz’ musakka haline getirirler. Yine Yunanistan’da salçalı köfteye ‘şeftalya’ denir. Aynı durum Bulgaristan için de geçerli. Yemeklerin birçoğunun Türkçe söylenişi değişmemiştir. Örneğin; kapama, işkembe, salata, şiş, kebap, musakka, turşu, paça, kıyma, yufka, yahni, imambayıldı, güveç, köfte, kavurma, sarma, börek, yoğurt bunlar arasında ilk akla gelenleridir.