Aşurenin Hikayesi
Kahramanmaraş Valiliği
Hacı Ali Özturan
Nuh A.S.ın kavmi azıtınca yüce Tanrı bu kavmi cezalandıracagını, ancak inananların zarar görmemesi için Hz.Nuha büyük bir gemi yapmasını emreder. Bu geminin kerestesini saglamak amacıyla Hz.Nuh bir fidan diker.
Bu fidan dalsız ve yapraksız olarak o denli büyür ki, gemi yalnızca bu agaçtan yapılır. İnananlar bunun bir mucize oldugunu kabullenirler. Marangozların pîri olarak kabul edilen Nuh A.S. Cebrail A.S.ın tarifi ile dünyanın ilk denizler arası gemi olan o büyük gemiyi yapar. Kendisine inananları gemiye çagırır. Büyük bir tufan olacagını ve yer yüzünde hiç kara parçası kalmayacagını.
Tanrının azabından kurtulmak isteyenlerin gemiye binmesini söyleyip durur. Hz Nuhun esi de aralarında olmak üzere pek çok kimse gemiye binmez. Hz.Nuh gemiye her hayvandan bir çift alır.İnananlarla birlikte gemiye binerler. Yanlarına alabildiklerince yiyecek alırlar.
Derken yagmurlar yagmaya baslar. Çukurlara sular doldukça gemi yüzmeye, inanmayanlarsa yüksek tepelere çıkmaya baslarlar. Günlerce süren yagısların sonunda her yer su altında kalır. Yalnızca gemiye sıgınanlar kurtulur.
Gemidekiler yanlarına aldıklarnıı yiyerek yasarlar. Ama yiyecekleri giderek azalmaktadır. Günün birinde bir güvercin gemiden havalanır ve az sonra gagasında bir zeytin dalı ile gemiye döner. Suların çekilmeye basladıgını anlayan Nuh A.S. çok azalan yiyeceklerin tamamının karıstırılarak yemek yapılmasını ister. O gün 10 muharrem oldugu için bu yemege arapça on anlamına gelen asereden dolayı asure denmistir.