Karalahana Çorbası (Giresun)
Gazi Üniversitesi Türk Halkbilimi Araştırma ve Uygulama Merkezi
1 bağ karalahana
2 adet soğan
1 kase mısır yarması, pirinç ya da bulgur
1 kase kuru fasülye
1 kaşık tereyağı
Yarım fincan zeytinyağı
1 su bardağı mısır unu
Tuz
Acı biber
Tercihe göre kıyma
Patates
Kuyruk yağı
Salça
İlk olarak lahanalar yıkanır, doğranır ve kaynatılmış suyun içine atılır. Daha sonra başka bir tencereye yağ koyulur. Soğan, salça ve kıyma kavrulur. Suyu süzülmüş lahana kavrulmuş malzemelerin üzerine ilave edilir. istenirse mısır unu ve fasülyeler kavrularak yarma ilave edilebilir. Mısır ununun topaklanmaması için sık sık karıştırılır. Son olarak üzerine tuzu ve baharatı ilave edilir. Yeteri kadar su katılarak pişmeye bırakılır. Yaklaşık olarak bir saatlik bir sürede yemek hazır olur.
Çorbanın tadını zenginleştirmek için içine ince doğranmış patates ilave edilebilir. Çorbanın daha çabuk pişmesi için ise içine bir çay kaşığı karbonat atılır.
Not: Karalahana yemeği seferberlik zamanında köylülerin yiyecek ekmek dahi bulmakta zorlandığı, annelerin çocuklarını su ve ekmekle beslemek zorunda kaldıkları bir dönemde ortaya çıkmış bir yemektir. Yemeğin hikayesi şöyledir: Kış mevsiminde karın yağıp yolların kapandığı dönemlerde, Giresunun yayla yolları ve yüksek yerlerindeki köy yolları da kapanmış. O zaman köylü bir kadın evde yiyecek bir şey kalmayınca çoçuklarına yedirebileceği bir ot dahi olsa bulurum umuduyla tarlaları dolaşmış. Dikkatini bir bitki çekmiş. Yayvan yapraklı, karın altında kalmasına rağmen çürümeyen, halk arasında pancar olarak tabir edilen karalahanayı son çare olarak almış ve çocukları için pişirmiş. O zor zamanlar bu şekilde atlatılmış. Kadın seferberlikten sonra geçimini bu sebzeyi satarak sağlamış. Bu insanlar da sebzeyi tanımış olmuşlar ve yemeğin yapılışı günden güne yaygınlaşmış.
Yöre halkı tarafından özellikle kış aylarında tüketilen bir yemektir. Bunun nedeni ise kar suyunun yemeği daha lezzetli hale getirdiğine inanmalarıdır. Kışın yaylalarda karın daha fazla olması karalahanayı lezzetli hale getirmiştir. Halk tabiriyle yayla pancarı pazarlarda daha çok bu dönemlerde rağbet görmüştür.