BEBEKLERİN BESLENMESİ
Bebek beslenmesi en önemli konulardan biridir. Büyüyen, gelişen vücudun ihtiyaçlarını bilmek, o ihtiyaçları yeterince sağlamak, aşırıya kaçmadan hareket etmek, olumlu sonuçlar alınmasını sağlar.
Pek çok ana - baba çocuğunu sıhhatli büyütmek endişesi içinde çoğunlukla aşırıya kaçarlar. Oysa aşırı beslenmede çocuğa çok ve çeşitli şey yedirilir, bu yüzden de sıhhatlilik yerine şişmanlık sonucu doğar. Aşırı beslenme, çocuğun sindirim organlarının yorulmasına sebep olur. Hastalıkların doğmasına yol açar.
Süt çocuğunun sindirim organı ise son derece naziktir. Süt çocukları, beslenme bozuculuklarından dolayı barsak hastalıklarına yakalanırlar. Bunlar çocuğun ölümüne kadar varan kötü sonuçlar doğurabilmektedir. Bu durum 1 yaşından sonraki dönemde de dikkate alınmalıdır. Zira, çocuğun sindirim sistemi olgunlaşmamıştır. Aksaklıklar, bozukluklar bu dönemde de kendini gösterebilir.
Aşırı beslenme yanında az beslenme de çok kötü sonuçlar verir. Bu takdirde çocuğun gelişmesi durur, deri altı yağ dokusu erimeye yüz tutar, çocuk zayıflamaya başlar. Derinin gerginliği kaybolur, bıngıldıkta çöküntü meydana gelir. Böyle hallerde karışık emzirme dediğimiz şekle geçi'ir. Ana sütü ile birlikte hayvan sütü verilir. Ana sütü kesildiği takdirde de hayvan sütü verilmek suretiyle beslenme sağlanır.
Karışık emzirmede ya önce ana sütü, sonra hayvan sütü uygulanır, ya da bir iki öğün memede yalnız hayvan sütü verilir. Karışık emzirme, yalnız hayvan sütü ile yapılan beslenmeden daha iyidir, daha yararlıdır.
Yalnız hayvan sütü ile beslenme, zaruret olmadıkça, tercih edilmemelidir. Zira her hayvanın sütü kendi yavrusuna en yararlı süttür. Üstelik hayvan sütü çocuğa verilirken, ana sütüne yakın hâle getirmek amaciyle, sulandırılır, mikropların yok edilmesi için kaynatılır. Hayvan sütü çocuğun barsağım yorar, güç emildiği için ishallere, hazımsızlıklara yol açar.
Ana sütüne en yakın olanı inek sütüdür. Ondan sonra keçi ve koyun sütleri gelir.
Bu bakımdan en çok kullanılan keçi sütüdür. Keçi vereme yakalanmadığı için bu bir bakıma iyidir, fakat onun da bazı sakıncaları vardır. Kokusu ağırdır, albüminleri, yağı çok olduğu için hazımsızlıklara yol açar. Bu sütle malta humması mikrobu yayılabilmektedir. Koyun sütünde de albü-minler, yağ, tuz çoktur. Hazımsızlıklara yol açar. En iyisi taze, temiz, mikropsuz olması şartiyle inek sütüdür.
Özel olarak çocuk beslenmesi için hazırlanmış sütler de vardır. Hayvanlardan doğrudan doğruya alınan sütlerin sakıncaları göz önünde bulundurularak hazırlanan temiz, mikropsuz sütlerin bazıları hasta çocukların, bazıları da sağlam çocukların beslenmesinde kullanılmaktadır.
Pastörize süt en idealidir. Ancak, bazı hallerde, bulunamadığı zaman evde de yapmak mümkündür Büyükçe bir tencereye su konur. Ateşte iyice ısıtılır. Buharı çıkmaya başlayınca süt dolu kap kapalı olarak kaynayan tencerenin içine oturtularak tekrar kaynamaya bırakılır.
TAMAMLAYICI BESİNLER
Bebek 4 - 5 aylık olduktan sonra ana sütünün imkânları, gelişen vücûdun ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamaz. Bu durumda artık tamamlayıcı besinlere ihtiyaç duyulur. Altıncı ayda da dişleri çıkan çocukta çiğneme yolu ile besin alma ihtiyacı ortaya çıkar. Bundan sonra, anne sütünün yanında buğday, yulaf, pirinç unlarından yapılmış mamalar, muhallebiler, bulamaçlar, daha sonra da ezilmiş, püre sebzelerin çorbaları yapılarak çocuğa yedirilir.